Bu araştırmanın amacı, etkileşimli tahtalarda Pardus işletim sistemini kullanan öğretmenlerin işletim sistemine yönelik görüşlerini incelemektir. Çalışma, nicel bir tarama çalışmasıdır. Araştırmada Pardus işletimini okullarında kullanan 168 öğretmenden veri toplanmıştır. Araştırma verisi araştırmacılar tarafından geliştirilen anket formu ile toplanmıştır. Ankette dört demografik soru, Pardus işletim sistemi ile ilgili 20 kapalı uçlu madde ve iki açık uçlu soru yer almaktadır. Elde edilen nicel veriler betimsel istatistik teknikleri ile açık uçlu sorular betimsel analiz ile çözümlenmiştir. Ulaşılan bulgular doğrultusunda Pardus işletim sisteminin yerli üretim olması ve bireysel masa üstü sunması önemsenmekte ve güvenilir görülmektedir. Bununla birlikte kullanım sürecinde yaşanan çeşitli sorunlar vardır. Bunlar arasında, bazı programların açılmaması, yeterli uygulamanın olmaması, açılan uygulamalarda tasarımın bozulması bulunmaktadır. Bu sebepler öğretmenlerin memnuniyet seviyesini olumsuz etkilemektedir. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda Pardus’un bu yönleri geliştirilerek açık kaynak kodlu bir işletim sistemi olarak okullarda kullanımının yaygınlaştırılması önerilebilir.

Undesirable situations such as war, pandemic and earthquake have shown us the importance of distance education. Warm-ups are the main phase of all performance activities. Warming up is an indispensable series of activities in art, sports and in all stages and fields of education. For the last three years, the world has been continuing online education programs such as Zoom and Google meet. The purpose of this study is to explain what warm-up is, to emphasize its importance, and to introduce ten warm-up activities that are considered useful and can be used online. Warm-up activities selected and tried according to sources are done before, in the middle and at the end of any performance. Most of the warm-up activities in the literature require physical participation. Warming up has benefits such as preparing the muscles, focusing attention, increasing motivation. There are several warm-up exercises that the expert can use in internet environments. In this study, ten warm-up activities that can be used in distance education are introduced. Educators, teachers, and other professionals should recognize the importance of warming up. Various warm-up activities should be developed especially to be able to use them in distance education. In addition, experimental studies should be conducted on the effectiveness of these warm-up activities carried out on the internet.

Ders kitapları eğitimde birinci kaynak olarak kullanılmaktadır. Öğretim programlarına uygun olarak hazırlanan ders kitapları yapılandırmacı yaklaşım odaklıdır. Ders kitaplarındaki hatalar öğrenmeyi olumsuz yönde etkilemektedir. Ders kitaplarının fiziksel özellikleri, dil anlatımı, hazırlık ve değerlendirme soruları, okuma parçaları gibi unsurlar öğretim programındaki kazanımları ortaya çıkaracak yapıda olmalıdır. Araştırmada 2006 yılı ortaöğretim sosyal alanlar eğitimi (sosyoloji öğrenme alanı) dersi öğretim programına göre hazırlanmış olan ders kitaplarından Sosyoloji-1 ve Sosyoloji-2 ders kitapları incelenmiştir. İnceleme kitapların fiziksel özellikleri, içeriklerinin öğretim programına uygunluğu, dil ve anlatımı, baskı-dizgi-yazım, okuma parçaları, hazırlık soruları, değerlendirme soruları ve kaynakçası üzerine gerçekleştirilmiştir. Araştırma bu yönü ile niteldir. Araştırmada doküman incelemesi veri toplama tekniği kullanılmıştır. İncelenen kitaplarda en fazla hata baskı-dizgi-yazım alanında bulunmuştur. Ayrıca sosyoloji-2 ders kitabındaki bazı hazırlık sorularının değerlendirme sorusu niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Bunun yanında öğretim programında analiz ve değerlendirme düzeyinde soruların ağırlıklı olması istenirken incelenen kitaplarda değerlendirme sorularının ağırlıklı olarak bilgi ve kavrama düzeyinde kaldığı saptanmıştır.

Çalışma, devlet okullarında görev yapan sınıf öğretmenlerinin davranışsal güçlendirilmeleri ile okul mutluluğu düzeyleri arasındaki ilişkinin çeşitli değişkenlere göre incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Çalışma nicel araştırma olup, ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir. Çalışma, 2022-2023 akademik yılında, Aydın ili Kuşadası ilçesindeki 14 ilkokulda görev yapan 201 sınıf öğretmeni ile yürütülmüştür. Çalışmada veriler, “Okul Mutluluğu Ölçeği” ve “Öğretmenlerin Davranışsal Açıdan Güçlendirilmesi Ölçeği” ile toplanmıştır. Öğretmenlerin davranışsal güçlendirilmesinin çoğu zaman, okul mutluluğunun ise çoğunlukla düzeyinde olduğu tespit edilmiştir. Çalışmada her iki ölçekte de cinsiyet, öğrenim durumu, kıdem ve kariyer basamağı değişkenlerine göre anlamlı farklılıklar olmadığı, aynı okuldaki görev süresi değişkenine göre güçlendirmede farklılık olduğu tespit edilmiştir. Öğretmenlerin davranışsal güçlendirilmesi ile okul mutluluğu arasında orta düzeyde, pozitif ve anlamlı bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Aynı okulda uzun süre çalışan kıdemli öğretmenlere, öğretmen güçlendirme stratejileri uygulanarak onların mutluluk düzeyleri artırılabilir.

Bu araştırmada eğitim kurumlarında sürdürülebilir liderlik, örgütsel adalet ve örgütsel özdeşleşme arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmanın evreni, İstanbul ili Çatalca ilçesinde devlet okullarında görev yapan 825 öğretmenden oluşmaktadır. Evrene uygulanan veri toplama aracına 255 öğretmen katılmıştır. Bu araştırma, nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel tarama modeli ile yürütülmüştür. Araştırmada öğretmenlerin sürdürülebilir liderlik algılarını belirlemek için “Okullarda Sürdürülebilir Liderlik Ölçeği”, örgütsel adalet algılarını belirlemek amacıyla “Örgütsel Adalet Ölçeği”, örgütsel özdeşleşme düzeylerini belirlemek amacıyla “Örgütsel Özdeşleşme Ölçeği” ve araştırmacı tarafından geliştirilen Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öğretmenler okul yöneticilerinin sürdürülebilir liderlik özelliklerinin “yüksek” düzeyde olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenlerin örgütsel adalet algıları ve örgütsel özdeşleşme düzeyleri “çok yüksek” düzeydedir. Öğretmen görüşlerine göre yöneticilerin sürdürülebilir liderlik özellikleri, öğretmenlerin örgütsel adalet algıları ve örgütsel özdeşleme düzeyleri arasında pozitif anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Yöneticilerin sürdürülebilir liderlik özelliklerinin, çevre ve sosyal sorumluluk alt boyutu dışında öğretmenlerin örgütsel adalet ve örgütsel özdeşleşme düzeylerini anlamlı şekilde yordadığı bulunmuştur.

Bu araştırma, farklı üniversitelerin müzik eğitimi anabilim dallarından mezun olan, Bireysel çalgı bağlama öğretmenlerinin bağlama eğitimi ve öğretmenliğe geçiş sürecinde karşılaştıkları zorluklar ve üretmeye çalıştıkları çözümler hakkında resmî kurumlarda görev yapan bağlama öğretmenleri ve akademisyenlerin görüşleri alınmak üzere hazırlanmıştır. Bu görüşler katılımcıların, öğretmenlik kaygısı, öğrendiklerini öğretmenlik hayatlarında öğrencilerine aktarırken karşılaştıkları güçlükler, teorik bilgilerin üzerine teoride bulunmayan öğretme yollarını keşfetme ve lisans eğitimleri boyunca almış oldukları bağlama eğitimlerinin öğretmenlik hayatlarına katkılarını belirleme konusunda önem taşımaktadır. Bu nedenle araştırmacının amacı, bu rolleri yaşayan kişilerin süreci nasıl yönettiklerini ortaya koymak ve bu doğrultuda geleceğe yönelik önerilerde bulunmak, öğrendiklerini öğretmenin farklı yollarını keşfetmek, öğrencilerin öğretmenlik rolüne geçişlerindeki kaygılarını azaltmaktır. Bu araştırma fenomenolojik bir desenle yürütülmüş olup, veriler yarı yapılandırılmış görüşme soruları ile elde edilmiştir. Verilerin toplanmasının ardından bağlama eğitimi sürecinde ve öğretmenlik aşamasında yaşanan zorlukların çözülebilmesi için bağlama eğitimiyle ilgili sempozyum ve çalıştaylar düzenlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Bağlama eğitimi sürecinden öğretmenlik rolüne geçiş aşamasına kadar olan kısımda yaşadıkları zorluklar, olumlu ve olumsuz tutumlar göz önüne alınarak önerilerde bulunulmuştur.

Öğretmenler etkili bir sınıf yönetimi aracı olarak övgüyü sıkça kullanılmaktadır. Ancak öğretmenler farkında olmadan öğrencileri farklı şekilde övmektedir. Bu araştırmanın amacı öğretmenlerin sınıf yönetimi için özgüveni düşük ve özgüveni yüksek olan öğrencileri farklı şekilde övüp övmediğini araştırmaktır. Araştırmada senaryo-temelli denek-içi deneysel desen kullanılmıştır. 142 katılımcılardan çok güzel resim yapan iki öğrenciyi övmesi istenmiştir. İki senaryo sadece tek açından manipüle edilmiştir: Birinci senaryoda yüksek özgüvenli, ikinci senaryoda ise düşük özgüvenli bir öğrenci tasvir edilmiştir. T-test ve McNemar analizleri sonucunda katılımcıların özgüveni düşük öğrencileri övmek için daha çok “kelime”, daha çok “kişi-odaklı övgü” ve daha çok “abartılı övgü” kullandıkları tespit edilmiştir. Bu bulgular sonucu öğretmenler etkili sınıf yönetimi ve motivasyonu artırmak için özgüveni düşük öğrenciyi cesaretlendirmek isterken, aslında motivasyonlarını düşürebilmektedirler. Bulgular, öğretmenlerin sınıf yönetimi uygulamalarını güçlendirecektir.